Çocuklarınıza sevmeyi , hayvan sevmeyi , hayvana saygı
duymayı , çevreye ve yaşama saygı duymayı öğretmeliyiz.Bu konuda en büyük görev aileye düşüyor.
İçinizden birileri okullar ve öğretmenler ne işe işe yarıyor
! Her şeyi de aileye yüklemeyin kardeşim diyebilir .Fakat böyle denilmesi ; ailenin çocuğun kişisel gelişimi ve değer yargıları
üzerindeki etkisinin olmadığı anlamına gelmez.
Aile içinde öz saygısı geliştirilmeyen, çevreye ve hayvan
yaşamına saygıyı öğretmeyen ailenin çocuğuna okul sistematiği içinde; sınav ve derslerden bu konuyu öğretmek mümkün
değildir.Var olan eğitim müfredatları saygı , öz saygı , sevgi, hayvan sevgisi,
insan hakları , yaşam hakkı , hayvan sevgisi öğretimi ve eğitimini sağlamakta
oldukça yetersizdir.
Halbuki sokaktaki yoldan çevirdiğimiz birine sorsak , bu
kavramlar ile ilgili ahkam kesecek fakat çocuğunu bu konuda yetiştiremeyecektir/Yetiştirmeyecektir.
Aileler çocuklarına evrensel ahlak aşılamak yerine; çocuğu sınav yarışında daha
başarılı olsun , birini geçsin, skoru
fazla olsun diye elinden geleni yapmaktadır.
Geçtiğimiz yaz aylarında Kent ormanında gözlemlediğim bir olaydan bahsetmek
istiyorum.
Bir aile piknik yapmış elinde poşetlerle piknik alanından
ayrılıyor .Giderken 4-5 yaşlarındaki çocuk en arkada yerdeki ve kendilerinden
düşen çöpleri toplayarak ilerliyor. Yerden bir pet şişe alıyor . Anne görüyor
çocuğa bağırıp çağırıp eline vuruyor ve çocuğun elindeki çöpleri bıraktırıyor.
Çocuk doğası gereği doğruyu yapmaya daha yakındır. Doğru
olanı yapıyor ve annesi doğruyu yaptığı için onu azarlıyor . O çocuk bir daha
çöp toplar mı? Muhtemelen toplamayacaktır.
Buna benzer bir durumu da
bir cafe de gözlemledim. Öğretmen olduklarını bildiğim bir çift yanlarına
1-1.5 ve 4-5 yaşlarındaki çocuklarını almışlar ,sevimli çağdaş bir aile
görünümü çizmektedir.
Genelde oralarda takılan sokak kedisi bu çağdaş görünümlü toplumun örnek gösterdiği , topluma
uyan saygılı , beyefendi ve hanım efendi
kişiliklerin masalarına kedi yaklaşır
.
-
- Pistt
pisttt diye kediyi kovmaya başladılar. 4-5 yaşındaki çocukları da aynı hareketi
yaptı. Kedi yine yaklaştı. Çağdaş
,eğitimli , ideal beyefendi baba ayağa kalkıp
kediyi kovdu .
Kedi gider mi? 4-5
yaşlarındaki çocuk kediye kendince sevimli hareketler yapmaya başladı .Kedi
yaklaştı ve baba yine kediyi kovdu. 1-1.5 yaşlarındaki küçük çocuk bu kadar
hengameden sonra kediyi görünce ağlamaya
başladı. Çağdaş , öğretmen, başarılı , beyefendi , herkes tarafından sevilen , topluma
uyan , amir önünde ceketini iyi iliklemeyi bilen baba :
-
-Garson, çocuk korkuyor. Alın bu kediyi buradan ! Dedi. Ve garson beyde kediye ayağıyla
kovdu.
Bu çağdaş görünümlü düzen ailesi gözümde nakavt oldu.
Kendi suçlarını kediye yüklediler .Suçlu kedi oldu. O
çocuklar ne kadar hayvan yaşamına saygılı olacak acaba ileride? O öğretmen, öğrencilerine sevgi konusunda ne öğretebilecek?
İşde ilgili baba merhametsizlik örneğini sonuna kadar sergilemiş oldu. Sosyal hayatta '' İYİ '' diye bilinen baba ne kadar iyi olduğunu sergilemiş oldu. Çünkü o baba sosyal hayattaki iyi olmayı toplum için hoş karşılanan göstermelik davranışlarla elde etti. Fakat kendi özelinde küçücük bir hayvana merhamet gösteremeyecek kadar bencil ve kötüdür . Bu insandan ne beklenilir? Bu ve bunun gibi insanlar çoktur
İşde ilgili baba merhametsizlik örneğini sonuna kadar sergilemiş oldu. Sosyal hayatta '' İYİ '' diye bilinen baba ne kadar iyi olduğunu sergilemiş oldu. Çünkü o baba sosyal hayattaki iyi olmayı toplum için hoş karşılanan göstermelik davranışlarla elde etti. Fakat kendi özelinde küçücük bir hayvana merhamet gösteremeyecek kadar bencil ve kötüdür . Bu insandan ne beklenilir? Bu ve bunun gibi insanlar çoktur
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder